Beyaz Fırın, iki yüzyılı aşkın bir süredir İstanbul'un lezzet yolculuğuna tanıklık eden, kökleri derinlere uzanan bir markadır. Bu lezzet serüveni, eski İstanbul'da bir poğaça fırını olarak başlamış, şehrin her köşesine yayılmış ve Kadıköy'de büyümüş, gelişmiş bir hikayedir.
Kosma Stoyanof'un büyük dedesiyle başlayan bu hikaye, zaman içinde hep gelişmiş, ancak hiçbir zaman ilk günkü kaliteden ödün vermemiştir. Beyaz Fırın, 2012'de Suadiye ve 2013'te Ataşehir'de Brasserie konseptine geçerek yeme içme kültüründeki değişime ayak uydurmuş, geleceğe yönelik bir bakış açısı benimsemiştir.
Beyaz Fırın'ın mutfak ekibi, günün her anında taze ve günlük lezzetler sunmak için 250 kişiyi aşan bir ekip ile çalışır. Her ürünü doğal ve katkısız olarak hazırlamak, hamuru aşkla yoğurmak, hem Stoyanoflar ailesinin hem de Beyaz Fırın çalışanlarının vazgeçilmez ilkelerindendir.
Şirket, kurumsallaşmanın önemini kavramış bir aile şirketi olarak, 2014 itibarıyla kurumsallaşma sürecini büyük ölçüde tamamlamıştır. Eğitimin rolünü ön planda tutarak iç ve dış eğitimlere ağırlık veren Beyaz Fırın, marka değerini artıran unsurları titizlikle değerlendirmektedir.
Beyaz Fırın, müşteri ilişkilerini "insanların anılarıyla büyüyen bir marka" olma bilinciyle yönlendirir. Müşteri memnuniyetini ön planda tutan, müşteri geri bildirimlerine önem veren bir anlayışla, geçmişten gelen deneyimler ve köklü kültürü ile günümüzde güçlenerek yoluna devam etmektedir.
